Tayvan’ın en güzel treni olarak anılan Moving Kitchen seferlerine başladı. Konsepti ve tasarımıyla dikkatleri üzerine toplayan Moving Kitchen, Tayvan’ın ilk gurme demiryolu deneyimi ve 2019’dan beri hizmet veren özel gezi treni The Future’a yapılan en son ekleme.
Başlarda yerel medya tarafından “estetik bir felaket” olarak tanımlanan Moving Kitchen bugün Tayvan’ın en güzel treni olarak anılıyor. Moving Kitchen’ın fikir babası ise Taipei merkezli J.C. Architecture’ın kurucusu Johnny Chiu.
The Future
The Future treninin görüntüleri ortaya çıktığında trenin fikrini çok seven fakat tasarımını bir hastane odasına benzeten Chiu, Tayvan Demiryolları İdaresi’ne (TRA) mektup yazarak trenin modernleşmesi için projelerini sundu ve fikri kabul edildi. Chiu ekibi ile birlikte yedi ay içinde bir zamanlar Chu-Kuang Ekspresi olarak bilinen eski bir lokomotifi baştan yarattı.
Trenin tarihi turuncu renginin yanına lüks bir görünüm oluşturmak için siyah renk eklendi. Trenin içi ise Tayvan’ın doğal ortamından ilham aldı. Tayvan kıyıları boyunca devam eden dağları ahşap dokular ve siyah taşlar temsil ediyor. Biletler ise Willy Wonka’nın Çikolata Fabrikası’nda olduğu gibi bir zarfın içinde geliyor.
Bütün bu değişikliklerin ardından yerel medyada övgüler alan tren 2020’de tasarım alanında verilen Japan’s Good Design Award for Transportation Design ödülünü kazandı.
The Future 2.0: Tayvan’ın ilk gurme treni
The Future’ın elde ettiği başarının ardından Tayvan Demiryolları İdaresi, The Future 2.0 – Moving Kitchen gurme trenini üretmeye karar verdi. Elektriği ve suyu olmayan, depolama alanı çok kısıtlı olan bir ortamda bir gurme treni yaratmak için yeni bir istasyona vardığında trene tatlı su takviyesi ve mutfak eşyası değişimi yapılıyor. Hareket halindeki bir trende kaliteli bir yemek servisi sunabilmek için ise yemek servisinin zamanlamasına dikkat ediliyor. Misafirlerin önüne gelen her yemek bölgenin manzarasıyla paralellikler taşıyor. Örneğin, tren yumuşakçalarıyla ünlü Kaplumbağa Adası’na ulaştığında misafirlere deniz kulağı, doğu kıyısındaki deniz manzarasına geldiğinde ise deniz ürünleri salatası servis ediliyor. Manzarası en güzel bölgelerde ise tren yavaşlıyor ya da duruyor.
Trende 54 koltuklu iki yeni yemek vagonunun yanı sıra yeni birer bar ve mutfak bulunuyor. Sürdürülebilirlik temasına özen gösterilen trendeki mermerler Hualien eyaletinden, rattanlar ise Tayvan’ın güneyindeki yerli kabilelerden geliyor.
Trende yemeklerin lezzetli ve Instagram dostu görünmesi için özel spot ışıkları ve masanın yanında bir telefon standı yer alıyor.
Moving Kitchen bir yemek deneyiminden fazlasını sunmayı merkezine koyuyor. Gıdaların misafirlerin önüne nasıl geldiğini göstermek için yerel bir pirinç çiftliği ve balık limanının gezildiği bir etkinlik de tren rotasının içinde yer alıyor.
30 Mart’ta hizmete giren Moving Kitchen’ın biletleri Eylül ayına kadar tükenmiş durumda. Şimdilik bir ya da iki günlük rotalarda hareket eden trenin iki günlük programlarında konuklar trenden ayrılarak geceyi yakındaki bir otelde geçiriyorlar. Moving Kitchen her ay altı tur düzenliyor.
(Kaynak: CNN Travel)